Şehir: İnsan ve Mekan Sempozyumu

7 - 8 - 9 Kasım Güngören Gösteri Merkezi

Sempozyum Hakkında

Sempozyum
Modern dönemde hızla yaygınlaşan şehirleşme faaliyetleri şehir özelliklerinin geleneksel döneme göre farklılaşmasına neden olmuştur. Sanayi devrimi ile birlikte ortaya çıkan modern şehirler tarıma ve ihtiyaca yönelik üretimden sınai üretim ve tüketime doğru toplumsal değişmenin göstergeleri haline gelmiştir. İngiltere başta olmak üzere Avrupa başkentleri ve ABD modern dönemde şehirleşmenin lokomotif örneklerine ev sahipliği yapmıştır. Modern şehirlerin oluşması fabrika merkezli üretim istihdamını artırması nedeniyle kırdan kente doğru göçün kapılarını açmıştır. Bununla birlikte modern ulus devletlerinin oluşması, geleneksel dönem şehirlerinin yanı sıra ticaret ve sanayi odaklı yeni şehirlerin kurulmasını da beraberinde getirmiştir. Gerek küresel gerekse bölgesel olarak kente göç hareketi şehirlerin kendi toplumsal ve demografik kimliklerini de dönüşüme uğratmıştır. Bu bakımdan çeşitli din, mezhep ve gruplar, zanaatkarlar, sanatçılar ve işçiler yeni kurulan modern şehirlerde çok kültürlü bir yapının oluşmasına zemin hazırlamıştır. Ekonomik olarak dezavantajlı sınıflar şehrin istihdam imkanlarından faydalanmak için göç ederken ikametlerini sağlamak üzere kurulan banliyölere yerleştirilerek şehrin merkezi altyapı ve üst yapı imkanlarından mahrum bölgelere yerleştirilmiştir. Aynı zamanda şehrin periferisinde kurulan gecekondu yerleşimleri işçilere ev sahipliği yapmaya başlamıştır. Şehir merkezleri ise modern ticari ve sanayi imkanları çerçevesinde gökdelenler başta olmak üzere modern hayatın temel simgelerinin yer aldığı abideler haline gelmiştir.

Modern dönemde hızla yaygınlaşan şehirleşme faaliyetleri şehir özelliklerinin geleneksel döneme göre farklılaşmasına neden olmuştur. Sanayi devrimi ile birlikte ortaya çıkan modern şehirler tarıma ve ihtiyaca yönelik üretimden sınai üretim ve tüketime doğru toplumsal değişmenin göstergeleri haline gelmiştir. İngiltere başta olmak üzere Avrupa başkentleri ve ABD modern dönemde şehirleşmenin lokomotif örneklerine ev sahipliği yapmıştır. Modern şehirlerin oluşması fabrika merkezli üretim istihdamını artırması nedeniyle kırdan kente doğru göçün kapılarını açmıştır. Bununla birlikte modern ulus devletlerinin oluşması, geleneksel dönem şehirlerinin yanı sıra ticaret ve sanayi odaklı yeni şehirlerin kurulmasını da beraberinde getirmiştir. Gerek küresel gerekse bölgesel olarak kente göç hareketi şehirlerin kendi toplumsal ve demografik kimliklerini de dönüşüme uğratmıştır. Bu bakımdan çeşitli din, mezhep ve gruplar, zanaatkarlar, sanatçılar ve işçiler yeni kurulan modern şehirlerde çok kültürlü bir yapının oluşmasına zemin hazırlamıştır. Ekonomik olarak dezavantajlı sınıflar şehrin istihdam imkanlarından faydalanmak için göç ederken ikametlerini sağlamak üzere kurulan banliyölere yerleştirilerek şehrin merkezi altyapı ve üst yapı imkanlarından mahrum bölgelere yerleştirilmiştir. Aynı zamanda şehrin periferisinde kurulan gecekondu yerleşimleri işçilere ev sahipliği yapmaya başlamıştır. Şehir merkezleri ise modern ticari ve sanayi imkanları çerçevesinde gökdelenler başta olmak üzere modern hayatın temel simgelerinin yer aldığı abideler haline gelmiştir.

Erken modern dönemde şehirlerin sanayi ve ticari açıdan tesisisin neden olduğu demografik, dini ve toplumsal değişim, günümüze geldiğimizde önceden periferide kalan alanların şehirlerin genişleyen kapsamı içerisinde merkezileşme imkanı bulmasını sağlamıştır. 21. Yüzyılda devam eden şehirleşme faaliyetleri değişimin varlığını korumakla birlikte yeni nitel değişkenlere sahne olmaktadır. 19.yüzyılda sanayileşmenin, 20. yüzyılda dünya savaşlarının, göçün lokomotif güdüsü olduğu ifade edilebilirken 21.yüzyılda ise devam eden terör faaliyetleri, geç modernleşme/postmodernleşme ve şehirleşme olgusu, uluslararası savaşlar ve son olarak kapitalist tüketim endüstrisi farklı nedenlerden kaynaklansa da modern şehirlerin genişlemesine neden olmaktadır.

Türkiye’de 1980’li yıllardan başlayarak 2000’li yıllardan itibaren ivme kazanan şehirleşme faaliyetleri, başta büyükşehirlerin sayısının artmasına, istihdam imkanlarının arttırılmasına, yeni yerleşim merkezleri ve mahallelerin kurulmasına neden olmaktadır. Bu hızlı dönüşümün demografik içerikleri ise ulusal ve uluslararası düzlemde çok farklı etnik ve dini grupların şehir hayatında birlikte yaşama tecrübesine yeni bir düzlemde ortaya çıkmaktadır. Türkiye’nin komşu ülkelerinde gerçekleşen savaşların başat etken olduğu uluslararası göç dalgası, başta Türkiye olmak üzere diğer Avrupa ülkelerini de etkisi altına almış bulunmaktadır. Dolayısıyla iç göçün şehir hayatı üzerindeki etkilerinin yanı sıra kitlesel göç hareketleri yeni değişimlere neden olmaktadır.

Tarihsel olarak sanayi devrimi, ticari hareketlilik, uluslararası ve ulusal göç ve son olarak teknolojik gelişmeler neticesinde küreselleşmenin hızla yaygınlaşması şehrin fiziki ve sosyal kimliğini dönüşüme uğratmaktadır. Düzenlenmesi planlanan sempozyumla birlikte günümüz Türkiye’sindeki şehir olgusunun din, felsefe, entellektüalite, mimari, sosyal hizmet, ekonomi, aile, eğitim ve diğer birçok açıdan ele alınarak kısıtlılıkların ve imkanlarının tespiti ve sorunlara çözüm önerileri geliştirilmesi hedeflenmektedir. Her oturum kategorik olarak şehrin anlaşılmasına ve incelenmesine katkı sağlayacak başlıklardan oluşmaktadır. Bu minvalde sempozyum sonunda ortaya çıkarılacak yayınların gerek akademik tartışmalara gerekse kamu hizmetlerinin iyileştirilmesi ve geliştirilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Sempozyum

Sempozyum Organizasyonu

Sempozyum, İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve Güngören Belediyesi iş birliğiyle gerçekleştirilecektir.

Katılım Bilgileri

  • Sempozyuma katılım ücretsizdir.
  • Sempozyuma yalnız bir bildiri ile katılım sağlanabilir.
  • Katılımcıların ulaşım ve konaklama giderleri katılımcıya aittir.
  • İstanbul Havalimanı ve Güngören Gösteri Merkezi arasında servis düzenlenecektir.
  • Konaklama için katılımcılar yönlendirilen anlaşmalı/indirimli konaklama hizmetinden yararlanabilecektir.
  • Sempozyum yüz yüze gerçekleştirilecektir.
  • Sempozyum Güngören Gösteri Merkezi’nde gerçekleştirilecektir.
  • Sempozyuma kesin kabul edilen ve sunulan tam metin bildirileri için yazarlara telif ücreti ödenecektir.
  • Başvurular mail adresine yapılacaktır. Yazı formatı dosyadaki şekilde olacaktır.
  • Sempozyum Başlıyor:

    Özet Gönderimi ve Örnek Şablonlar:

    Önemli Tarihler

    Bildiri Özetleri Gönderim Tarihi

    20 Haziran 2025

    Kabul Edilen Özet Bildirilerin İlanı

    Temmuz 2025

    Tam Metin Gönderimi İçin Son Tarih

    30 Eylül 2025

    Sempozyum Programı İlanı

    17 Ekim 2025

    Sempozyum Tarihi

    7-9 Kasım 2025

    Sempozyum Yayını

    Aralık 2025

    Sempozyum Konuları

    Kurullar

    İletişim

    Etkinlik binasının konumunu harita üzerinden görebilirsiniz.
    Güngören Gösteri Merkezi / Güngören Belediyesi

    Merkez Mahallesi Atatürk Caddesi No: 19 Güngören/İstanbul

    İletişim: sehirinsanmekan@gungoren.bel.tr

    Sponsor

    Sempozyumumuz sürecinde desteğini esirgemeyen değerli kurumlara sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.